SEN GİDELİ...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

SEN GİDELİ...

Post by baytunca » 27 Dec 2006, 16:15

Sen gideli;
bu küçük kentin,
atmosferi bozulmuş,
nefes alamaz oldum,
sen gideli,
kırk gözeler kurumuş,
akmıyor munzur suyu,
sen gideli,
bulutlar uzay boşluğunda,
intihar ettiler toptan,
geçmez oldu tepemden,
yürek yaralarına sürmeye,
derman için olsa da,
bir avuç buluta hasretim,
sen gideli,
yağmur düşmez bir damla,
yer yüzüde,
gönlüm gibi kurudu,
sen gideli,
ağlarım,
eller görür, utanırım,
derim ki ah bir yağmur yağsa da,
rahat ağlasam,
sen gideli,
toprak küskün,
ekine,
toprak yüz vermez ağaca,
varlığımdan toprağa,
ağırlık olduğumu sanırım,
sen gideli,
yoksulluğum azıttı,
derin yaram,
sen gideli,
çaresiz çıbana döndü,
içimde beslediğim ümitler,
sen gideli,
bu kentin çocuklarıyla,
birlikte hastalandılar,
sen gideli,
ümitlerimdeki bütün çocuklar,
birer birer öldüler,
içime gömüldüler,
sen gideli,
ümitlerime,
ümitsizlikler,
düştü bir yıldırım gibi,
sen gideli,
bütün düş bahçelerimin,
meyveleri çürüdü,
güllerini sam yeli vurdu,
sen gideli,
bütün yerli kuşlar bile,
göçebe kuşlarla beraber,
bana küsüp,
dönmemek üzere gittiler,
bu kentten uzaklara,
sen gideli,
çimenler yandı,
gülere kırağı düştü,
sen gideli buradan,
kollarım kurşundan ağır,,
sen gideli,
ayaklarım bedenimden bezgin,
sen gideli,
parmaklarım ellerime küsmüş,
sevda kalemimi çalmışlar,
ben kendi derdimi kendime,
yazamaz olmuşum yarim,
sen gideli,
şu karşı dağlardan,
bir gün olsun,
güneş ne doğdu,
ne de aştı,
sen gideli,
bu küçük kent,
beni istemez oldu sanki,
sırt çevirdi her yanı bana,
sen gideli yön değişti,
sen gideli,
ay buğanak zerresinde,
döküldü, dökülecek gibi,
sen gideli,
koyarım da elimi sineme,
kıpırtı yok içimden,
sen gideli anladım ki,
yüreğimde bende değil,
beni terketmiş,
sen gideli,
düşlerimde her gece,
seyit rıza'yı, pir sultanları,
bir daha, bir daha asarlar,
kerem ile aslıyı,
yakarllar kül ederler,
küllerini toplar, yine yakarlar,
sensiz bu küçük kent,
ne doğduğum yere,
ne de doyduğum yere benzemez,
sen gideli,
kahrolduğum yer olmuş...

27.12.2006 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır

Post Reply