YAPAYALNIZ...

[baytunca]

İçin sıkıldı yine,
uyuyamadın,
içindeki ateşi de,
basmıştı ateş,
sevindin,
neyse ki dedin,
kimseler yok,
içimdeki derdi görecek,
kimseler yok,
yüreğimin,
yüzümde çarptığına,
tanık olacak,
belki şu ırmağın,
suyu,
benden de dertlidir ki,
ağlar gibi çağıldar,
belki,
ayın ışığı,
bana ağladığından,
soluktur bunca,
neyse,
ay doğmuş ya bu gece,
bak ışığı vurur,
balkonun kapısına,
kapının mavisine,
mavisini,
döndürmüştür griye,
hayır, hayır,
gözlerimin elasına,
çalı süpürgesi,
yasladığın yerde,
durur duvardan,
destek alarak,
ah, hadi al süpür,
balkondan aşağılara,
umutsuzluğu,
yoksa silkelensende mi,
düşmez olmuş ümitsizlik,
içindeki hasretlere mi,
bağlıdır ölesiye,
daha mı sıkıldı için,
biraz burnunu sık,
biraz da saçlarını çek,
sen bu evin,
biricik mi biricik,
ela gözlü kızısın,
şimdi hölkelendin işte,
munzur'a yapılan baraj,
gözlerine bağlandı,
taşar oldu sonunda,
aya baksan,
gözlerinin yaşından,
ıslanır,
yıldızlar pek belirsiz,
küsmüşler gök yüzüne,
senin kaderine yanıp,
kör olmuşlar birer birer,
yere baksan,
ölüme daha var elbet,
yaşamak,
maksadını da kaybetse,
kader de,
alın yazında hayatının,
bir parçasıdır,
yere bakma,
ayakların ıslanır,
uzaklara bak,
belki gözlerin kararır,
ama,
içindeki karanlıktan,
iyidir ela gözlü kız,
iyidir,
unutmak türküsü okuyan,
dudaklarındaki sızıdan,
asıl hançer yarasıdır,
kendine vurduğun,
gönlün düşer,
her bakışta,
gecenin ıssızlığına,
o da senden yaralı,
uzaklara bak,
içindeki yalnızlık,
en uzak noktadır asıl,
onu anlamamak,
en cahil yanıdır,
aklının,
mutluluk ise,
artık en uzak diyar,
kalan ömründe yetmez,
bak bir baykuş öter,
karşı dağlarda,
sesi var,
kendisi nerede bilemezsin,
ama ötüşünün nedeni var,
senin için bütün nedenler,
bitmiştir,
yankılanan karşı dağlar,
değildir,
içindeki,
aşılmazlıktır asıl,
kendi çıkmazlarındır yani,
sevda yerin yüreğinden,
sürgündür,
dışına çıkarmışsındır,
her umudunu,
umutların da sana acır,
sıra dağlar ki gecede,
kurulacak düğününün,
halayına hazırlanır gibi,
el ele vermiş,
içindeki sevdiceğin gibi,
sessiz dururlar,
ağlar meşeler,
birbirlerine göstermeden,
gözyaşlarını,
yeter bakma,
kaderini,
kendin yazdın alnına,
kendin,
sileceksin çektiğin çilelerin,
terini,
katlanacaksın,
acıları severim demene,
yeter bakma,
gece içindeki
karadan da karadır,
söz anlamaz tabiat,
kapat kapıyı,
gir odana,
bilmez misin,
bütün yollar,
hep aynı,
yalnızlık çeken,
balkon kapısı olmuş,
kapanmıştır,
ellerinle,
hadi ela gözlüm,
kendine şaşırmayasın,
gözlerinin rengi değişti,
gecede boşluğa düştü,
gözlerinin rengi,
kara gözlü kızı oldun,
aşkının,
ümitlerini arama,
içinde kendin yitirdin,
artık bil ki,
şimdi içindeki o adamın yüreği,
ve gecenin karanlığı,
dağları aşan ay,
birde çaresizliğin,
kendin ise geceden,
yapayalnız kaldı...

02.04.2007 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ