YA GÖZLERİN OLMASAYDILAR...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

YA GÖZLERİN OLMASAYDILAR...

Post by baytunca » 28 May 2007, 16:59

Vuslatın adı,
ölümmüş bana,
sevdanın armağanı,
kabirim,
senin göğsünün içi,
sana geceler gündüzler,
halal,
bana da, ölüm...

ve koca bir derya dibinde,
ayrıcalıklı bir akvaryumdur,
okyanusun dibindeki yaşam,
ksıkanılası güzelliği aşkın,
yer yüzünün çamurundan uzak,
üryan güzelliği ile,
her an yıkanır,
bütün canlar orada,
gözyaşımı koysan,
yıkanır,
okyanusun en altıdır,
cennetim benim,
yüreğine sakladığın,
kimsenin bilmediği,
bir gizemli sudan,
kara sevdam,
beslenir içinde hep,
anasını ememeden ölmüş,
bütün bebekler,
ılıman kuşağındadır daim,
canlar üşümesin diye,
yüreğinin en derinliği,
ben bir yunus'um,
içinde çırpınırım,
kan denizine düşürmek ister,
ayrılıklar,
sana tutunuşum,
ahtapotun kollarında,
vantuz olmuştur,
bu can sökülemez,
tutunduğu yerde de,
ölecektir sonunda...

en dibinde o deryanın,
dünyanın ateşi yanar,
yaradanın yaktığı,
kerem ile aslı da,
atıldılar en sonunda,
o ocağa,
vayy kurban, vayyyy,
aşktan yanmak,
suyun içinde de olurmuş demek...

bir de beynimde,
göğün resmi var,
senin rengin,
denizin rengi,
bulutun suya düşen resmi,
aynı renktendir,
gökleri renksiz suya soksam,
rengi sen olur deryanın,
senin kadar güzel,
sevdan yer ile göğü,
hep aynı renge boyar,
duygularımı bırak,
düşlerimin de sen olur rengi...

benim boğulduğum derya,
içindeki aşktır,
sürünüp göz yaşım ile,
bir damla aşk ile damlayıp,
selin,
sana kavuşması,
ırmağa benzemesidir,
anıların,
hep aynı yerde birikip,
boğulduğum yerdir,
yüreğindir yani,
gönlümün düştüğü o derya...

derim ki,
fırtınanın sesi de yoktur,
rengi de,
tenin hisseder,
yüreğin aşkı hissetmesi gibi,
fırtınanın sesi yoktur da,
çarptığı yerlerdir,
ağlayan,
inim inim inleyen,
ve senin kibirin kadar bile yok,
dünyan daha küçük senden,
oysa ki benim dünyam,
senle dolu,
sevdam dünyamdan büyük,
avuçlasam,
tersine döndürürüm ama,
içinde sen varsın,
varsın kibirin de olsun,
o da senden bir parça,
bundan kıyamam,
bana evren kadar yüreğimin içinde,
o küçük dünya,
olmaz sa, olmaz diyedir...

ateş,
yaradanın yaktığıdır,
yaşamın gerçekliği yani,
ölümün uzak zamanlarda,
içimize kavuşamadığı zamandır,
aşk ateşi,
yaranın sıcaklığıdır,
ayrılığın elinden kazınır,
güneş sürülür dağlanır,
yok çaresi,
lokman hekimi çağırma,
bana seni gerek seni...

sevmişiz ya,
iki güneş gülümser,
göz göze vermiş,
sevgiye inanmak,
buzun eriyişidir,
çağırma,
su ateşe hep baş düşman,
olsa bile, çağırma,
güneşi okyanusa atsak,
değil sönmek, ıslanmaz ki,
her sevda bir güneştir,
vayy, haline,
sayılı olan okyanusların...

gözümde bir damla yaştan türedi,
adını sevdan koydum,
canı-ruhu sen oldu,
sevdam dedim,
ben ölünce,
vay sana bıraktığım,
sevdanın haline,
samanyolu'nu seller alır,
sen iyisimi çıkma içimden,
yalnızlığımla beraber boğulursun...

ineyim mi,
artık insem mi,
kendime ait göğümden,
beni içindeki dünyanın,
en derinlerine gömsen,
bir cehennem ateşidir yokluğun,
yandım içinde,
sevdamın büyüklüğünce,
içindeki ateşe sakla beni,
külüm bile yandı hasretinden,
içindeki ateş,
serin su olur bana,
seni tılsımladı rabbim,
bir zeytin tohumundan,
gözlerini toplar bütün dünya,
bahçelerde,
sevdalarda,
sofralarda,
hep sen,
ben soframa koymuşum,
iki zeytin,
gözlerindir,
kıyamam ki,
gözlerin olmaz sa,
ölümün adını,
karanlık koysam ne çıkar,
zeytin bakışlı yarim,
gözlerin olmazsa,
zaten karanlıktır kainat,
hele bir bak hele,
gözlerin olmaz sa,
bilmez misin,
zaten karanlıkta ölürüm...

28.05.2007 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır

Post Reply