YÜREĞİMİN KATİLİ KİBİRİN...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

YÜREĞİMİN KATİLİ KİBİRİN...

Post by baytunca » 14 Aug 2007, 13:29

Ve yüreğim öldü işte sonunda,
senin içindeki hücresinde,
kibirin azraili oldu onun,
zulumünü can çekişmişti nihayet,
naaşını gözlerinin derinlerindeki suda yıkadım,
umursuzluğunun kefenine sardım onu...

hayalin imam oldu,
anılarımız koskoca bir cemaat,
oldularda kıldılar namazını...
oysa sen yalnızca,
onun ölümüne de göndermişsin nazını...

şimdi ellerin olmazsa eğer,
naaşı musallada kalacak garibin,
öylesine ağır ki, hadi gel artık,
bari sen de son bir el uzat ona,
bir bak, bir haline bak,bir sonunu seyret onun,
son defa mahzun mahzun uyuyan yüzünü,
kibirlerine kaldığı kıpırtısızığını,
ölüme dek taşıdığını gözlerinle gör...

bilir misin şimdi sen,
nerden bilirsin ki sanki,
kabire onun içinde,
tam dört naaş konulacak,
gelsen üzerinde bir ağırlık hissedecksin,
şaşırmayasın sakın derim,
bundandır demek ağırlığı demeyesin,
elbette en ağır yanı o naaşın, kibirindir,
çünkü hafifsediğin ben, birde yüreğim,
kibirinle asla tartılamadılar aynı kantarda...
sen sevmeyi kibirlenmek mi bilirdin...

haydi hiç bir şeye inanma ama,
aşkın insandan ağır olduğunu dersem,
gülüp te geç istersen,
ama doğrudur işte canım,
ağırlığı ortalarda kalmış,
ölmüş bir yüreğin,
söyler misin,
peki sence neden yapılan otopside,
benim sevdalı yüreğimde bir tek de olsa,
bir ustura kesiğinin inceliğince bile,
kibir izi bulunmadı,
oysa bu yürek öldürülmüştü,
kibir yüklenmişti her anısına,
naaşı ondandır biliyorum ki onca ağırdır...
hadi gelip gel uzat ellerini de,
gel de, gönlünün kabirine in, onu oradan al,
ve en derin yerine,
yüreğinin sevda yerine,
kibir bilmeyen en uç noktasına göm onu,
ben seni, sevdamı kibirlerine gömmen için sevmedim ki,
onu kibirine gömdüreyim...

14.08.2007 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır

Post Reply