DERDO KALEM, MÜREKKEBİN GÖZ YAŞIM...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

DERDO KALEM, MÜREKKEBİN GÖZ YAŞIM...

Post by baytunca » 09 May 2007, 09:30

Doğarız adımızı yazarsın,
ölürüz künyemizi,
sende öğrendim sevdayı,
canımı, o cananı,
sen çizdin eksiksiz,
gerçekaşk dünyasının biçimini,
oysa bilmez misin ey kalem,
sen derdimi yazmaktan,
bu can hasretten tükenmektedir,
senin gibi incelmiş te,
günden güne erir oldu can...

ah kalem, mürekkebin olaydım,
severim, söyleyemem ki,
alırsın yerimi,
der misin bir güzel,
senden de ince o kula,
kara sevdadır diye,
zifti sevdadir o adam,
içimdeki mürekkebimden koyu,
yazıldığı gönüle bulaşmış,
tutunur çıkmam diye,
kara yazı olmuş...

kalem ah kalem,
her yanın mürekkep kokar,
kendine özgü,
yarim gibi,
kalem, sen hiç hasreti de yazdınmı,
yazarkende ağladın mı,
bir sevenin yerine,
aktın mı ey mürekkep,
iki ceylan gözün kıyılarında...

kalem için mi tükendi zamansız,
gözyaşlarımı doldur içine
koyu ve bulaştığı tende çıkmayan,
yazıldığı yerde kabre gömülen,
aşkın kefeni olup,
aşk ile çürüyen,
hadi gönül,
içini dök, dök artık,
postum yar aşkı ile,
rah olsun sevdalar aşkına,
durma sevdiceğim,
kaleme doldur bir mürekkep,
göz yaşlarımdan,
doldur kaleme,
ver de bir ben de yazayım,
sevda üstüne,
ayrılıklar üstüne,
ver bana kendini kalem,
yazayım,
bir derdimi sen bilesin,
yazayım kara sevdamı,
o güzelin gözlerine,
yazayım yarin adını sineme,
gönül yaram yalnızca,
senin örtün ile kaybolur...

ben demiştim sana gönül,
gün olur ki,
ikimizde istemezsek te,
kopar bizden o vefasız,
bizden kopar da bilir mi,
kendinden kopar,
kendinden koparsa,
dünyadan, yüreğinden,
herşeyinden kopar,
geçip giden bir cenaze gibi,
yorgun yüreğimin omuzlarında,
omuzlarımda gider de,
yorulan yüreğimdir,
gittiği yolun sonunda,
ben benden koparım,
ondan kopunca,
can bedenden kopar,
yarin içidir kabirim,
merhabalar sana iyiki varsın,
merhab ölüm sana...

bir var ki nice şeyimiz,
yarım kalmıştır,
kim toparlar ki, kimin umraunda,
ey kader hangimiz suçluyuz söyle,
sevdamızı biz mi bütünleyemedik,
yazıklar olsun bu yüreğe ve bana,
ey ölüm şu fırsat bekçiliğinden,
vaz geç bu günlük,
sevdiceğime bir nefes yakınındayım,
sarılayımda,
can cana, el ele sana geliriz...

08.05.2007 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır

Post Reply