ASLIMIZ SEVDAMIZIN GÖLGESİ KADAR...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

ASLIMIZ SEVDAMIZIN GÖLGESİ KADAR...

Post by baytunca » 24 Nov 2006, 15:01

ASLIMIZ SEVDAMIZIN GÖLGESİ KADAR...

Sanki derdin mi yoktu,
a be kızcağız,
desenizde,
aş-iş, ekmek derdin,
gençlik hayallerin,
ve istikbalin, desenizde,
yalnızlığa,
sevgisizliğe,
yoksulluğa,
başkaldırın yok muydu,
desenizde,
yoksa o gün aklını,
gurbete mi göndermiştin,
fikrini mi kaybetmiştin,
gecenin en zifir yerinde,
kendin mi kendinde yoktu,
o gün acaba,
desenizde,
şaşkın, sana diyorum, şaşkın,
deseniz de,
o bildiğndedir hep,
ve sanki o gün dünya,
iki kişilikmiş yalnızca...

bırakın da desin bari,
o çirkin adamın,
bir adı vardı,
vardı da,
adı dururken,
nerden çıkardım,
cebimden mi,
onun sesinden mi,
gözünden mi,
adamcağıza,
hayat demeyi,
bir tutturdum,
he vallahi, pir tutturdum,
ve adam da diyor ki,
iyi mi yaptın be ömür,
bak eski alışkanlık işte,
bu adam da o günden beri
yine sana ömür diyor,
ve şimdi ona sorsan,
düşünür, taşınır,
kaş kaldırır,
ezilir, süzülür,
mimiklerinden mahcubiyet akar,
utanır,
s**ak s**ak bakar,
ve diyemez ki benim adım,
şu yahut da bu idi,
yani o herif kendini de,
adını da unutmuş,
unutmayı da,
ölümle eşdeğer bildiğinden,
sorma boşuna dostum,
sorma bizim adımızı,
ikimizde bilmeyiz,
o günden beri...

ne onun gerçek adı var artık
ne benim,
biz adlarımızı,
uğursuz kargalara yem ettik,
bir sabah vakti,
ama nerede,
sorun burada işte,
birbirimize o iki kelimeyi,
dediğimiz o günden,
bu güne değin,
ve artık hangi karganın kursağında,
birbirine karışıp,
erimiştir,
öbür yanda,
asrın mecnunuyla leylası,
ya da kerem ile aslısıdır artık,
gidip baksalar, sorsalar,
uzun-uzun arasalarda,
kimse tanımaz onlardan önce,
gitselerde,
kendileri tanısalar,
sevdalarının ne büyük olduğunu,
gümbür gümbür,
göğün gürültüsü,
şarıl şarıl çağlayanların sesi,
gürül gürül dönen bir dünya,
dipsiz tertemiz bir derya,
ve boyutu ölçülemeyecek,
büyüklükte bir alem,
işte onlar,
işte sevda ünvanları,
kendilerinden çook çok büyük tür,
ve sevdanın gerçek betimidir,
onların asılları,
sevdalarının gölgesinde kalır...

16.11.2006 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır

Post Reply