SEVDALI PUL...

Moderator: Yöneticiler

Post Reply
baytunca
Kıdemli Üye
Posts: 520
Joined: 29 Jun 2006, 10:40
Location: ist.

SEVDALI PUL...

Post by baytunca »

Kağıt dedi,
bembeyazdım,
bomboştum,
o kadın doldurdu,
iki yüzümü de,
yüreğinin sevdasını,
bütün üstüme yükledi,
taşıyacağımdan fazla,
eline düştüm,
kaleminin seline düştüm,
o güzelin,
neler yapmadı ki bana,
çizmedik yerimi komadı,
şimdi bile sızlar,
kalemini batırdığı yüreğim,
yüzünün ateşi durur her yanımda,
çok sevdiğini yazdı,
hasret çektiğini,
özlemle tutuştuğunu yazdı,
duyguları sıcacık olmasaydı,
o güzelin,
mürekkebin soğuğuna dayanamazdım,
ak yüzümde gezindi,
satır satır,
ıslattı her yanımı da,
onu seyrettim,
ellerinde olduğumdan,
biraz üşüdüm,
biraz da yandım,
ona aşık oldum desem,
yalan olmaz,
oysa derdini,
dileğini ben üstlendim,
kalem övündü elinde,
sanki kendisiydi o,
düşünüyordu,
ve yazıyordu,
elleri sıcacıktı,
dört büklüm etti beni,
elleri yumuşacıktı da,
sonunda onun yüzüne,
teninin rengine döndüm,
seve seve onu,
duygularını anlaya anlaya,
kısacası kendisi oldum,
yaptıklarına hiç incinmedim...

bir damla göz yaşını,
düşürünce yüreğime,
kendimden geçtim,
kendime gelemedim,
bir tamla gözyaşı,
bir büyük sevda oldu üstüme,
bir baktım ben ben değilim artık,
her yanımla kendisi olmuşum,
aşık olmuşum,
kara mürekkep gibi,
her damarında akan,
yüreğine dönen kanı olmuşum...

zarf içini çekti,
ama ben de taşıdım hep bütün,
onun duygularını,
özlemlerini,
beklentilerini,
düşlerini, gerçeklerini,
sevdiğine ben taşıdım hep,
en ezileniniz ben oldum,
bana da dokundu elleriyle,
en güvendiği de bendim,
sır kutusuydum sanki,
ilk benim dudaklarımı yaladı,
ateş gibi diliyle,
meramını bana anlattı,
en son düşlerine,
duygularına,
beni sınır etti,
benimle son verdi,
dudaklarım tanıktır,
dilini sürdüğü yerden,
yapışmışım o diye kendime,
hiç ayrılmazcasına...

pul büzüldü,
rengini attı yüzünün,
benim sırtımı sıvazladı,
dilini de sürdü,
sıcaklığını da duyurdu ya,
üzüldüğüm bir şey var,
yüzüme aldırış ta etmedi,
hatta bakmadı bile,
oysa üstüme isminden,
bir gülden manto giymiştim,
senin sol yanına yapıştırdı beni,
bir de damgalattı beni,
sizler ak pak duruyorsunuz,
benim yediğim damga yetmedi gibi,
siz payelenirsiniz,
benim ki yürek değil mi,
ben olmadan asla,
ona varmak mümkün değil,
bilir siniz de,
sormazsınız ikiniz de,
hem sevdi,
hem damgaladı,
bir de kendinden ayırdı,
uzak yollara yolladı...

05.01.2007 Taşkışla/Taksim
Bayram Tunca 1956, Elazığ
yokluğun ölümün diğer adıdır
User avatar
sabır taşı
Kıdemli Üye
Posts: 1179
Joined: 26 Jan 2005, 18:32
Contact:

Post by sabır taşı »

eyv..usta...
Post Reply